cCc
  Manilerimiz-4
 
TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK MANİ ARŞİVİ
Menekşeler morlaştı,
Saksılara dolaştı,
Bu sevda nasıl sevda,
Gittikçe fazlalaştı.

Meşenin kütüklüsü,
Kahvenin köpüklüsü,
Bakın bizden kız ister,
Köyün sümüklüsü.

Mendilim dört köşeli,
İçi güller döşeli,
Ağlamadık günüm yok,
Senden ayrı düşeli.

Mezarlık arkasında,
Pembe gül yakasında,
Benim sevdiğim oğlan,
Kasabanın ortasında.

Mendilim turalıdır,
Sevdiğim buralıdır,
Geçme kapının önünden,
Yüreğim yaralıdır.

Mısırın sırasına,
Oturdum arasına,
Çok mu acıdın yârim,
Babanın parasına.

Ne uzundur bu gece,
Bir türlü sabah olmaz,
Onu sevdim gizlice,
Bu halim ıslah olmaz.

Motor geliyor motor,
Çiftlik motoru mudur?
Takınmış gözlükleri,
Sevda doktoru mudur?

Neşelidir gecesi,
Bahçeden gelir sesi,
Ben kimsenin değilim,
Gönlümün eğlencesi.

Muratlar ın çeşmesi,
Bastırmadan akmıyor,
Muratlar ın kızları,
Yabancılara bakmıyor.

Ocakta bulgur aşı,
Çatıktır yârin başı,
Düşmanlar bile etmez,
Bana ettiğin işi.

Oğlanın adı Murat,
Şapkanı yere bırak,
Çatmışsın kaşlarını,
Hocam kime bu surat.

Oğlanın adı Osman,
Torbası dolu bostan,
Osman'a varan kızlar,
Giyecek telli fistan.

Nane şekerim nane,
Dökülür tane tane,
Köy içinde yâr sevdim,
Bir tanedir bir tane.

Ne ederse az eder,
Kışı derhal yaz eder,
Ben niyaza başlarım,
Yârim bana naz eder.

Ne gülden ne bülbülden,
Ne menekşe sümbülden,
Hiç kimseden değildir,
Şikayetim gönülden.

Oğlanın adı Ahmet,
Rahmet yağıyor rahmet,
Ver baba sevdiğime,
Yok mu sende merhamet.

Oğlanın adı Ülkü,
Dağda arabam yüklü,
Ayrılana yazarım,
Kendim ayrıldım çünkü.

Yol üstünde portakal,
Sıksam suları çıkar,
Benden başka seversen,
Asker yollarında kal.

Saksıda karanfilim,
Eflatuna döner mi?
Kalbim sana bağlanmış,
Başkasını sever mi?

Saçım iki peliktir,
Sinema gölgeliktir,
Yârim senden başkası,
Bana eğlenceliktir.

Kollarımda bilezik,
Kollarım oynamıyor,
Yâr senden başkasına,
Hiç kanım kaynamıyor.

Kızın adı vasfiye,
Gel binelim taksiye,
Seni sevdim seveli,
Hiç bakmadım kimseye.

Karyolamın demiri,
O yâr benim değil mi?
O yâr benim olmazsa,
Öldürürüm kendimi.

Karşıda kara kedi,
Ağzında keklik eti,
Ben yârimi alamazsam,
Yıkarım şu memleketi.

Gidiyor uğurlar olsun
Yılları sayarlar olsun,
Ben başka yâr seversem,
İki gözüm kör olsun.

Bizim bahçe yeşillik,
Etrafı yemişlik,
Sevdiğime varmazsam,
Haram olsun bu gençlik.

Beyaz yelek üstümde,
Saçlarım yayım yayım,
Annem kime verirse,
O olur benim yârim.

Bahçelerde gül gerek,
Güzele bülbül gerek,
Senin gibi güzele,
Benim gibi kul gerek.

Geldi ramazan ayı,
Yendi temcit pilavı,
Akşam iftardan sonra,
İçelim demli çayı.

Bayramınız hoş olsun,
Eviniz neşe dolsun,
Dua eksik etmeyin,
Hastalar şifa bulsun.

Mavilimsin maşallah,
Sen benimsin inşallah,
Kavuşmadık yâr olmaz,
Kavuşuruz inşallah.

Maviydi yüzük taşı,
Uzaktır çarşı başı,
Yâr aklıma geldikçe,
Durmuyor gözümün yaşı.

Merdivenlerde uyurdun,
Ben sana ne buyurdum,
Gizli konuşmalarımızı,
Alemlere mi duyurdun?

Meşe meşeye benzer,
Meşe çiçeğe benzer,
Bizim buranın erkekleri,
Ölmüş eşeğe benzer.

Mektup yazdım yaz idi,
Kalemim kiraz idi,
Daha yazardım ama,
Mürekkebim az idi.

Seviyorum ama kimi,
En tatlı birisini,
Nasıl anlatsam sana,
İlk harfine baksana.

Bakak bakar dururlar,
Akan su gibi yorulurlar,
Benim bir sevdiğim var,
Onu benden ayırırlar.

Motor geliyor motor,
Motorun bacası yok,
Kalkmış beni istiyor,
Pantolonun paçası yok.

Ufacık kuş üzümü,
Dinle yarim sözümü,
Dinlemezsen sözümü,
Göremezsin yüzümü.

Urbalar dize kadar,
Gel yarim bize kadar,
Sana çorap öreyim,
Topuktan dize kadar.

Bizim köyün minaresi,
Yapılıp yıkılıyor,
Gönder yarim resmini,
Çok canım sıkılıyor.

Karpuz kestim kan gibi,
Uzadı urgan gibi,
Yarim askere giderken,
Ağladım kızan gibi.

Kasabanın yolları,
Dönüm geliyor dönüm,
Bana yardan ayrılmak,
Ölüm geliyor ölüm.

Masa üstünde koku,
Al şu mektubu oku,
Seni sevdim seveli,
Gözümde yoktur uyku.

Kasabanın yolları,
Akşam üstü serinler,
Verdin bana bir sevda,
Günden güne derinler.

Harman yeri yarıldı,
Kaynanam bana darıldı,
Darılırsa darılsın,
Kızı bana sarıldı.

Tavşan kaçar uçamaz,
Gönül çabuk kanamaz,
Anahtarı sendedir,
Onu başkası açamaz.

Dalları bastı kiraz,
Sevdamı anlamadın,
Önce beni yalvarttın,
Şimdi sen yalvar biraz.

Şu dağın arkasında,
Bülbüllerin sesi var,
Bana yârdan geç derler,
Benim yârin nesi var?

Pencerede şişlerim,
Kanaviçe işlerim,
Kara gözlü yârimi,
Küçücükten isterim.

Kırlangıç uçuverdi,
Kanadını açıverdi,
Bu sabah yari gördüm,
Güldü de geçiverdi.

Sarı çember başında,
Oyaları dışında,
Ben nasıl ayrılayım,
Sabah akşam karşımda.

Kuş kanadın kırılsın,
Niye kondun asmaya,
Ben yârimden ayrılmam,
Götürseler asmaya.

Güneşten insan bezer,
Fındık içinde gezer,
Yaz günü akşamından,
Hafif bir meltem eser.

Fındığın çalısını,
Kırarlar yarısını,
Küçükken evlenenin,
Alırlar karısını.

Görele, Tirebolu,
Giresun da konduğum,
Bulancak, Ordu bilir,
Kıymetini funduğun.

Gün batarken harmanda,
Çuvallar var her yanda,
Emmi sarmış tütünü,
Yorulmuştur her hâlda.

Kemençemin telleri,
İbrişimdir ibrişim,
Dişledim yanağını,
Kırıldı fındık dişim.

Toplasın onu kızlar,
Peşi sıra uşaklar,
Sayesinde fındığın,
Düğün dernek yaparlar.

Yüklensin arabalar,
Seksen okka çuvallar,
Fındık hazır olunca,
Şenlensin çarşı pazar.

Para etti fındıklar,
Tükendi bütün borçlar,
Şimdi düğün vaktidir,
Doldu ceviz sandıklar.

Bostanlarda fasulye,
Anam gitti gezmeye,
Ben anamdan örendim,
İnce boncuk çizmeye.

Beyoğlunda gezersin,
Gözlerini süzersin,
Kredi kartlarını telefonla öde,
Daha da çok gezersin.

Yağmur yağar şakır şakır,
Bankanın içi fıkır fıkır,
Havaleni yap internetten,
Hem de çok kolay tıkır tıkır.

Sepet sepet yumurta,
Sakın beni onutma,
Onutursan küserim,
Mektubunu keserim.

Sarıyı severdi,
Sarı gömlek giyerdi,
Sarışınla evlendi,
Sarılıktan geberdi.

Dozer geliyor dozer,
Çekilin yoldan ezer,
Benim bir arkadaşım var.
Hep kız peşinde gezer.

Bir taş attım denize,
Saat geldi sekize,
Kim kızını verir,
Senin gibi kerize.

Aya baktım aybeyaz,
Kıza baktım kız beyaz.
Cebe baktım para az,
Bu kız bize yaramaz.

Karanfilsin tarçınsın,
Ne güzelsin hırçınsın,
Ne küçüksün ne büyük,
Tam benim harcımsın.

Dam üstünde kediler,
Miyav miyav dediler.
Kara kedi gelince,
Birbirini yediler.

Fındık dalında direk,
Vay sana yanmış yürek,
Sen nelere dayandın,
Buna da dayan yürek.

Fındık dalında testi,
Kemer belimi kesti,
Yine geldi aklıma,
Askerdeki yan fesli.

Fındık fıstık olur mu?
Ateş yastık olur mu?
Sen orada ben burada,
Böyle dostluk olur mu?

Ah fındığım fındığım,
Dallarına konduğum,
Vermedi seni bana,
Sakalını yolduğum.

Fındık içi işlerim,
Al yanaktan dişlerim,
Eğer benim olursan,
Saçların gümüşlerim.

Fındık kırdım iç ettim,
Yaylalara göç ettim,
Yârim senin yüzünden,
Ben bu canı hiç ettim.

Fındık yaprağı yeşil,
Döşür Eminem döşür,
Bu akşam geleceğim,
Şekerli kahve pişir.

Harmandan yığın yığın,
Güneş dostu fındığın,
Çalışır çoluk çocuk,
Sesi ninni tırmığın.

Fındık budaklanır mı,
Dalları saklanır mı,
Anasının yanında,
Hiç kız kucaklanır mı?

Fındığı harman ettim,
Derdimi ferman ettim,
Hiç üzülme Fadimem,
Efkârım derman ettim.

Fındık dalda bir sıra,
Yârim gitti Mısır a,
Koyun olsam yayılsam,
Yârimin peşi sıra.

Fındık dalda sararmış,
Yaprakları kararmış,
Yârim beni kaybetmiş,
Bahçelerde ararmış.

Fındık yeşil çotanak,
Dalında salkım saçak,
Yeşil giysi içinde,
Kahverengi yavrucak.

Dere boyu gidelim,
Koyun kuzu güdelim,
Sennen beni görmüşler,
İnkâr bayrım edelim.

Geline bak geline,
Kına yakmış eline,
Ne mutlu bu geline,
Gidiyor sevdiğine.

Atma bana taş ile,
Gözüm dolu yaş ile,
Ben nereye gideyim,
Bu sevdalı baş ile.

Elma attım nar geldi,
Dar sokaktan yar geldi,
İlişmeyin yârime,
İki ayda bir geldi.

İyi bu sene püsler,
Bahçeyi emek süsler,
Fındığa on ay kaldı,
Yine gülecek yüzler.

Hoca çıkmış mahalleye,
Topluyor kaşıkları,
Cennet istersen Hoca,
Kavuştur aşıkları.

İndim dereye durdum,
Dokuz güvercin vurdum,
Dokuzunun içinde,
Ben birine vuruldum.

Bahçelerde sardunya,
Sardunyayı kırdın ya,
Beni beğenmiyordun,
Nasıl bana kaldın ya.

Ayva attım samana,
Dumana bak dumana,
Şoför yârim var iken,
Gider miyim çobana.

Bağa gittim bağlama,
Kara gözlüm ağlama,
Ben buralı değilim,
Bana gönül bağlama.

Davulumun ipi kaytan,
Kalmadı sırtımda mintan,
Verin ağalar bahşişimi,
Sırtıma alayım mintan.

İstanbul’a giderken,
Sol tarafta hastane,
Yârimin mektubunu,
Eğlendirme postane.

Bağa girdim nar için,
Dolaşırım yar için,
Anneler kız büyütür,
Delikanlılar için.

Ne uyursun ne uyursun,
Bu uykuyla ne bulursun,
Al abdesti, kıl namazı,
Cenneti alayı bulursun.

Kiremit üstünde gezersin,
İnci boncuk dizersin,
Kusura bakmayın ama,
Sen hepsinden güzelsin.

Sekiz sekiz on altı,
Burası ceviz altı,
Yarimin istediği kız,
Ayakkabımın altı.

Mani maniye kelam,
Sevdiğime benden selam,
Hiç incinip üzülme,
Kavuşuruz bir zaman.

Karanfil ektim gül bitti,
Dalında bülbül öttü,
Ötme bülbülüm ötme,
Yârim gurbete gitti.

Elmayı atan bilir,
Şeftali satan bilir,
Kızların kıymetini,
Yalınız yatan bilir.

Yeşil ipek bükerim,
Yâre gömlek dikerim,
Sen orada ben burada,
Hasretini çekerim.

Oy erdiler erdiler,
Cama perde serdiler,
Ne utanmaz erkekler,
Yanımıza geldiler.

Ey fındığım fındığım,
Dallarına konduğum,
Ben sevdim de el aldı,
Odur benim yandığım.

Fındık toplayan gelin,
Fındık dalda kalmasın,
Gel biraz konuşalım,
Aklım sende kalmasın.

Ak koyun kuzusuna,
Gün tutmuş postusuna,
Ne desen de ağlasam,
Alnımın yazısına.

Edep bir taç imiş,
Nuru Hüda’dan,
Giy al o tacı,
Emin ol her beladan.

Masa üstünde pekmez,
Çoban kavalın ötmez,
Önünde gezen sürün,
Benim nişana yetmez.

Mani benim ezberim,
Kan ağlıyor gözlerim,
Ben yarimin yolunu,
Akşam sabah gözlerim.

Dere boyu kavakları,
Dökülür yaprakları,
Yârim orada ben burada,
Çınlasın kulakları.

Kuyudan su çekerim,
Al bakıra dökerim,
Daha yaşım küçük ama,
Kara sevda çekerim.
Ortaokul olur mu?
İçinde durulur mu?
Benim yârim talebe,
Onunla dalga olur mu?

Havalarda kelebek,
Kanadı benek benek,
Beni yardan ayıran,
Kalbur satsın hem elek.

Kara kara kazanlar,
Kara yazı yazanlar,
Cennet yüzü görmesin,
Aramızı bozanlar.

Entarisi al basma,
Alıp duvara asma,
Sen benimsin ben senin,
Ellere kulak asma.

İçeride ara kapı,
Sürmesi çavdar sapı,
İkimizi ayıran,
Dilensin kapı kapı.

Elma attım denize,
Geliyor yüze yüze,
Sevdiğimin sözleri,
Hediye kaldı bize.

Dolabın kapakları,
Çınarın yaprakları,
Kara gözlü yârimin,
Çınlasın kulakları.

Motor geliyor motor,
Motorun bacası yok,
Kalkmış beni istiyor,
Cebinde parası yok.

Köprüden geçer iken,
Köprü salladı beni,
Yârimin eski dostu,
Düşman belledi beni.

Yolda buldum on para,
Yârim yüzün ne kara,
Allah sana su vermiş,
Yıkasana maskara.

Evleri yapan usta,
Yeniden yıksın yapsın,
Pencere bırakmamış,
Delikanlılar baksın.

Gide gide yoruldum,
Sular gibi duruldum,
Şu karşı ki oğlanın,
Gözlerine vuruldum.

al eline kalemi
yaz başına geleni
acep nere gömerler
yar yoluna öleni

güllere bülbül gerek.
senin gibi güzele.
kul,köle gerek.

karadağı mı bölmeli
sevdadan mı ölmeli
yolları kapatmışlar
yari nerden görmeli

Duvar üstünde keklik
Kızlar giyer eteklik
Kızlarda kabahat yok
Erkeklerde eşeklik

çay benim çeşme benim
derdimi deşme benim
seninle dalga geçtim
sevdiğim başka benim

atladım girdim bağa
saçlarım değdi yaprağa
kız ben seni alamazsam
girmem kara toprağa

ekme bitmeyen yere
harca yitmeyen yere
ayaklar nice gitsin
gönül gitmeyen yere

Kum birikmiş derede
Vefasız yar nerede
Geçersin belki dedim
bekledim pencerede

ak bıçak kara bıçak
babam dükkan açacak
açma baba dükkanı
abim kız kaçırıcak

Kaynanamın bileği
Önündedir pileyi
Oğlan askere gidince
Gelen çeker çileyi

İki ceşme yanyana
Su İçsem kana kana
Bana adresini ver
mektup yazayım sana

yüce dağ başın da kar idim
yağmur yağdı ılgıt ılgıt eridim
eskiden seni seven benidim
şimdi uzaktan bakan el oldum

arpam ekili kaldı
sapı dikili kaldı
ben sevdim eller aldı
boynum bükülü kaldı

yüce dağdan esen yeller
ben ağlarım bilmez eller
ben ağlarken sen gülerdin
şimdi sana gülsün eller

kiremitte buzmusun
gelin misin kızmısın
akşam size gelecem
eviniz de yalnız mısın

yar sana yar sana
çağlar sular yarsana
gam cekme deli gönül
bulun maz mı yar sana

ne gündüz ne gecedir
ne devdir ne cüce dir
arzusu bilinmez
gönül bir bilmecedir

ben seni bekmez sandım
yüreğimi yakmaz sandım
yediğim tuz ekmeği
başıma kakmaz sandım

 
   
 
   

Sigaraya  Hayir



IP adresi

Bilgileriniz sistemimize kaydedilmektedir.

|| C ¤ ||ÖZKAN CENGİZ ||C ¤ ||SEVDAMIZ ISPARTA İLİ YALVAÇ İLÇESİ TIRTAR KÖYÜ ||C ¤ || http://www.tirtar.tr.gg || C ¤ || Ziyaret ETTİGİNİZ İÇİN TEŞEKÜREDERİM. || C ¤ ||

||C ¤||Aşağı TIRTAR KÖYÜ VE Yukarı TIRTAR KÖYÜ WEB SİTESİ SAYGILAR VE SEVGİLER TÜM HEMŞERİLERİME ||C ¤ ||

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol